Cem Yılmaz ve Ümit Karan futbol filminde buluşacak

Genç oyuncu Volga Sorgu'nun yönetmenliğini üstleneceği 'Kaledeki Yalnızlık' filminin çekimleri 1 Nisan'da başlıyor. Bir kalecinin yaşadıklarını anlatan filmde Cem Yılmaz ve futbolcu Ümit Karan da rol alacak
'Başka Semtin Çocukları' ve 'Kara Köpekler Havlarken' filmlerindeki başarılı performansıyla En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında geçtiğimiz iki yıl üst üste Altın Portakal kazanan Volga Sorgu, ilk yönetmenlik sınavı için 1 Nisan'ı bekliyor. Sorgu, şu sıralar, senaryosunu da kaleme aldığı ilk filmi 'Kaledeki Yalnızlık'ın hazırlıklarına devam ediyor.

ÜNLÜLER OYNUYOR Ünlü halk müziği sanatçısı Mazlum Çimen'in yapımcılığını üstleneceği filmde; NumanÇakırÖzlem Tekin, Zafer Algöz, Menderes Samancılar, Settar Tanrıöğen ve Atilla Saral gibi birbirinden ünlü isimler rol alacak. Çekimleri İstanbul'da yapılacak filmin asıl sürpriz oyuncuları iseCem Yılmaz ve ünlü futbolcu Ümit Karan. Yılmazfilmde, konuk oyuncu olarak değil, ana karakterlerden biri olarak kamera 
karşısına geçecek. 'Kaledeki Yalnızlık'ın yönetmeni Volga Sorgu filmle ilgili şu açıklamayı yaptı: "Epeydir üzerinde çalıştığım bir projeydi. Çok önemli isimler bufilme destek verdi. Bir aksilik olmazsa 1 Nisan'da 'motor' diyeceğiz. Ben filmde oynamıyorum. Yönetmenliğe ve senaryoya yoğunlaşacağım." Oyunculuğun yanı sıra futbol geçmişi de olan Sorgu, filmin öyküsünü şöyle anlattı: "Filmdebir kaybeden öyküsü anlatılıyor. Ana karakter olarak gördüğümüz Nurettin, sporu ahlakıyla yapmış ancak bazı şanssızolaylar sonucu hak ettiği yere gelememiş bir kaleci. Futbolda kale dramatik bir bölgedir ve çoğunlukla kaleciler saha içindeki yalnızlardır. Kaleyle kastedilen durumu bir metafor olarak da düşünebiliriz. Kale korunması gereken bir yapıdır. Kale düşerse, şehir de düşer." 

KÜFÜR YOK 
Filmin, büyük şehir koşuşturmasında unuttuğumuz pek çok insani değeri bize hatırlatacağını söyleyen Sorgu; küfür, şiddet ve cinsellik gibi unsurları barındırmadığı için de filmin, 7'den 70'e geniş bir kitleye ulaşacağına inandığını belirtti.

Kaledeki Yalnızlık'ın hedefi Altın Portakal

'Kaledeki Yalnızlık' filminin yönetmeni Volga Sorgu: İlk hedefimiz Altın Portakal. Antalya'dan ödül ya da ödüller almak bizim için şaşırtıcı olmayacak!
Altın Portakallı genç oyuncu Volga Sorgu; senaryosunu yazdığı ve ilk kez yönetmenlik koltuğuna oturacağı 'Kaledeki Yalnızlık'ın çekimlerine 12 Nisan'da başlayacak. Özlem Tekin, Menderes Samancılar, Nur Sürer, Atilla Saral'ın başrol paylaşacağı filmin basın toplantısında konuşan Sorgu; projesiyle ilgili şu bilgileri verdi:

ÖDÜL BİZİ ŞAŞIRTMAZ 
"Baba-oğul birlikte yaşayan iki karakterimiz var. Ana karakterimiz kaleci. Anneyi yıllar önce trafik kazasında kaybetmişler. Bu ikilinin rutin giden hayatına seneler sonra Almanya'dan dönen teyze (Özlem Tekin) giriyor. Teyze ile birlikte rutin giden bu hayat renkleniyor. Hikaye, benim yaşanmışlıklarım ve kurgulamış olduğum bazı öykülerin harmanlanmış şekli." "Bu filmde en çok güvendiğim şey hikayenin gerçekliğidir" diyen Volga Sorgu, "İlk hedefimiz Altın Portakal. Büyük ihtimalle Altın Portakal Film Festivali'ne yetişeceğiz. Antalya'dan ödül ya da ödüller almak bizim için şaşırtıcı bir durum olmayacak. Bu anlamda kendimize güveniyoruz" dedi.

CEM YILMAZ'DAN DESTEK 
Volga Sorgu, filme 'manevi' destek verecek Cem Yılmaz'la ilgili de şunları söyledi: "Bizim filmi çekeceğimiz dönemde Cem Yılmaz'ın Yavuz Turgul'la bir projesi olacak. Dolayısıyla bizim kendisiyle çalışmak gibi bir durumumuz yok. Cem Yılmaz bugün bir marka... Filmde yer alması, en az bir milyon seyirciyle eş anlamlı aslında. Bir sürpriz olursa onu bilemem ama şu an çalıştığı setten alıp, bizim sete getirtmek gibi bir şey olamaz."

İnsanların kalbine dokunacak bir film
Bugüne dek 'O Şimdi Asker' ve 'Hokkabaz' filmlerinde rol alan rock'çı Özlem Tekin, 'Kaledeki Yalnızlık'ın, 'insanların kalbine dokunacak' bir proje olduğunu söyledi. Tekin; "Tam bir dağılmış aile filmi" olarak tanımladığı projedeki rolüne nasıl hazırlandığını da şöyle anlattı: "Teyze rolünde Almancı bir Türk gibi konuşacağım. Şive dersi almadım çünkü benim üçüncü kuşak Almancı şivesi kullanan kadınlarla ilgili kayıtlarım var. O kayıtları baz alarak çalıştım."